VAKA PAYLAŞIMI ÜZERİNDEN “BİR İYİ OLMA YOLCULUĞU”

Çocuk ve ergen üzerine anlatılan teorik bilgilerin hayata geçişi ve kişinin çocuğuyla ilişki kurması açısından yaralayıcı ve destekleyici davranışların nasıl olduğu konusunda bir tartışma ve vaka paylaşımı.

Atölyemizde tüm katılımcılar dinleyici, tüm katılımcılar anlatıcı, tüm katılımcılar amatör ve tüm katılımcılar profesyonel olacaktır.

EBRU CEYLAN TEZER

DİKKAT! BÜYÜYORUM, GELİŞİYORUM

Ebeveynlerin çoğunlukla sorduğu “Çocuğumun gelişimine nasıl katkı sağlarım? sorusuna atölyemizde cevap bulmak ister misiniz? Atölyemizde çocukların özgüvenini, sorumluluk alma bilincini, sosyalleşme ve küçük kas becerilerini, görsel-işitsel dikkatlerini geliştirmelerine yönelik destekleyici ipuçlarını paylaşacağız.

Anaokulu ve ilkokul gruplarında kullanabileceğiniz kutu oyunları ve kitap önerilerine de yer vereceğimiz atölyemize sizleri bekliyoruz.

EMEL KARAKAŞ – KÜBRA YILMAZLI

“İYİ OLMA’NIN” BİLİMİ: KENDİMİZE NAZİK DAVRANMANIN İPUÇLARI

Sağlıklı ve mutlu çocuklar yetiştirmenin bir yolu da kendine iyi davranabilen ebeveyn olmaktan geçer. Çocuklarına rol model olan ebeveynler olarak bu atölye çalışmasında, “oksijen maskesini önce kendimize takmanın” yani ebeveyn olarak önce kendi iyi oluş halinize odaklanmanın bilimsel yöntemlerini pozitif psikoloji ışığında inceleyeceğiz.  

“Mutlu olmak” ve “mutluluk” konusundaki yanlış anlaşılmaları incelemek, kendi mutluluğunuzu artırmak ve daha üretken alışkanlıklar oluşturmak için tasarlanmış öneriler hakkında paylaşımda bulunacağımız atölye çalışmasına ilgilenenleri bekliyoruz.

GÜLSÜM DEMİR

KARİYER YOLCULUĞUNDA İYİ OLMAK

Meslek seçimi, çocukluk döneminde oyunlarımızla başlayan ve yetişkin hayatına uzanan süreçte; kendini tanıma, kişilik özellikleri, ilgiler, yetenekler, değerler ve mesleklerin özellikleri gibi kriterleri değerlendirerek verdiğimiz bir karardır. Teknoloji ve dijital dönüşümün hızla ilerlediği, rekabetin her alanda arttığı ve toplumsal, ekonomik, sosyal dinamiklerin iş hayatını doğrudan etkilediği günümüz dünyasında, bireyin çalışma hayatına doğru adımlar atarak başlaması her zamankinden daha önemli bir hale gelmiştir. Mesleki karar verme sürecinde çoğu zaman kazanç, toplumsal statü, moda meslekler gibi faktörler ön plana çıksa da kariyer yolculuğunda temel amaç bireyin uzun vadede mutlu olmasıdır.

‘’Kendimiz için en doğru mesleği nasıl seçebiliriz?’’ ve ‘’Geleceğin iş yaşamına nasıl uyum sağlayabiliriz?’’ sorularına yanıt arayacağımız ve öneriler sunacağımız çalışmamıza ilgilenen herkesi bekliyoruz.

ÖYKÜ YAVUZER

TEKNOLOJİYE RAĞMEN DAHA İYİ EBEVEYN OLMAK MÜMKÜN MÜ?

Teknolojik  gelişmeler hayatımızın bir parçası, üstelik pandemi gibi beklenmedik yaşantılar onu daha önemli, daha vazgeçilmez hale getirdi. Bu süreci yönetmek, kontrol altına almak mümkün mü yoksa sürecin altında kalmaya, kölesi olmaya mahkum mu olacağız?  Bizler 20. yy’ın çocukları, 21.yy’da anne baba olabilecek miyiz? Bu atölyede sizlere çözümler, net cevaplar vaat etmeyeceğim; sizleri gelecekten, teknolojiden korkmadan , onunla birlikte yaşayabileceğimiz dünyanın mümkün olması hayalini paylaşmaya davet edeceğim.  

Çağrıma kulak verenlerle “Teknolojiye Rağmen Daha İyi Ebeveyn Olmak Mümkün mü?” sorusuna yanıt arayacağız.

ASLI ÖZLÜ

SOSYAL DUYGUSAL İYİLİK HALİ

Sosyal ve duygusal gelişim çocuğun başkalarının duygularını anlama, kendi duygularını ve davranışlarını kontrol etme ve akranlarıyla ilişki kurma ve sürdürme yeteneğidir. Çocuğun güvendiği ve ona bakan yetişkinle kurduğu olumlu ilişki başarılı sosyal ve duygusal gelişimi etkilemektedir. Bununla birlikte öğrenme süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde çocukların sosyal, duygusal ve davranışsal gelişimlerinin önemli olduğu bilinmektedir. 

Atölyede aşağıdaki sorulara hep birlikte çözüm arayacağız.

• Sosyal – duygusal becerileri neden konuşuyoruz? Önemi nedir?
• Sosyal – duygusal öğrenmenin kısaca tarihçesi.
• Sosyal – duygusal öğrenmenin akademik dünyadaki yeri.
• Sosyal – duygusal öğrenmenin iş hayatındaki yeri.
• Sosyal – duygusal öğrenme ile ilgili ailede yapılabilecek katkılar.

ÖZLEM CURAKİ OYMA – İREM GİZEM YILMAZ

BİR TEK DİLEĞİM VAR ‘LİKE AT’ YETER!

Yüz yüze iletişimin yerine online platformlardan işlerimizi ve ilişkilerimizi sürdürdüğümüz iki yılın ardından oluşturduğumuz davranışlarımızın altında yer alan değişkenlerin en önemlilerinden biri ise ‘beğenilme, onaylanma ihtiyacı’ olarak tanımlanıyor. İşte bu sebeple sosyal medyadaki varlığımız bize kendimizle ilgili ne tarz mesajlar veriyor? Sosyal medya davranışları bireylerin çocukluk, ergenlik ve yetişkinlik  deneyimlerinden nasıl etkileniyor? Paylaşılan fotoğraflar, izlenen videolar ve sosyal medyada bireyin gösterdiği ‘mükemmel var oluşun’ amacı ne ?  Tüm bu sorulara yanıt arayacağımız seminer programımıza katılımınızı bekliyoruz.

BURCU KARA – ECE GÜLER